Proktoloji Nedir Proktoloji Uzmanı Hangi Hastalıklara Bakar?

Proktoloji, kalın bağırsağın son kısmı (rektum) ve anal bölgenin hastalıklarının teşhis ve tedavisiyle ilgilenen genel cerrahinin alt branşıdır. Bu bölgenin hastalıklarıyla uğraşan doktorada proctolog denir. (1)

Makat bölgesinde oluşan hastalıklara proktolojik hastalıklar denir. Çok sık karşılaşılan hastalıklardır. Her insan hayatının bir döneminde proktolojik bir hastalığa yakalanır.

Proktoloji alanını yakından tanıyın

Daha geniş tabirle proktolog Genel Cerrahi Uzmanı olmuş yani genel cerrahinin her alanında eğitim verilen genel cerrahi ihtisasına yapmış, sonrasında da kalın bağırsağın son kısmı (rektum) ve anüs bölgesi hastalıkları ve tedavisi ile ilgilenen, bu hastalıklara odaklanan kişidir.

Genel cerrahinin proktoloji adı altında ayrı bir ihtisas eğitimi yoktur. Ama proktoloji ile ilgilenen kişi yani proktolog bu alanda ayrıntılı olarak araştırır, okur, ilgili kongreleri, eğitimleri, son gelişmeleri takip eder. Bu konuda çok hasta gördüğünden hem hastalıkları tanıma hem de tedavide deneyim kazanırlar.

Genel Cerrahinin hepatobiliyer (karaciğer, safra kesesi, safra yolları, pankreas), endokrinoloji (tiroid, paratiroid, böbreküstü bezi hastalıkları gibi), obesite (tüp mide, mide balonu gibi), Gastroenterolojik cerrahi (Yemek borusu, mide, ince ve kalın bağırsak – sindirim sistemi – hastalıkları tanı ve tedavisi)  gibi alt bölümleri vardır. Bu bölümlerden yalnızca gastroenterolojik cerrahi bölümünde üst ihtisas eğitimi vardır. Onun nedeni de kanser odaklı tedavilerin ağırlıklı olmasıdır. Diğer bölümlerde de tıpkı proktoloji gibi ayrı bir eğitim yoktur. (2)

Proktoloji Uzmanı Hangi Hastalıklara Bakar?

Halk arasındaki tabiri ile “makat hastalıkları” ön plana çıkmaktadır.

  • Hemoroid (basur),
  • Anal fissür (makat çatlağı),
  • Rektum kanseri (Teşhis etmek proktoloğun görevidir. Ameliyat çoğunlukla gastroenteroloji cerrahı tarafından yapılır.),
  • Anal apse, anal fistül,
  • Makat siğili, genital siğil (kondilom), 
  • Makat kaşıntısı (pruritus ani), Anal dermatit,
  • Makat sarkması (rektal prolapsus),
  • Gaz ve dışkı inkontinansı (gaz ve dışkı tutamama, kaçırma),
  • Anüs estetiği,
  • Pilonidal sinüs (kıl dönmesi). (Tam anal bölgede olmasa da proktoloji alanına girmektedir. Bazı pilonidal sinüsler anüse doğru ilerleyebilir, fistülle birleşebilir.)

Proktolojik Hastalıklarda Hangi Şikayetler Görülür?

Makat hastalıkları öncesi ve sonrasında görülen şikayetleri yazının devamında göreceksiniz. Aşağıda yer alan şikayetlerden bir ya da birden fazlasını yaşıyorsanız mutlaka bir proktoji uzmanına muayene olmalısınız.

Kanama: Makattan dışkıyla, üzerine bulaşık, damlama ya da peçeteye gelen şekilde,

Ağrı: Dışkı yaparken, sonrasında kısa – uzun süreli, devamlı  olabilir. İnce sızlama şeklinde ya da zonklama tarzında olabilir.

Ele gelen şişlik, meme. Kalıcı, devamlı, bazen dışarıda, bazen anüsün içine giren memeler.

İltihaplı, kokulu akıntı: Devamlı ya da ara ara şişip patlayan şekilde olabilir.

Makatta kaşıntı,

Ele gelen minik deri çıkıntıları (siğil)

Gaz ve dışkı tutamama,

Tenesmus: Dışkı olmadığı halde devamlı dışkılama hissinin olması,

Rektal prolapsus: Dışkılayınca veya ayağa kalkınca bağırsağın iç yüzeyinin ya da tam kat olarak bağırsağın son kısmının makat dışına çıkması,

Makat etrafında kızarıklık, erezyonlar (dermatit), anüs derisinde hassasiyet,

Makatta devamlı ıslaklık,

Makatın aşırı terlemesi,

Dışkının şeklinin incelmesi, sert – sulu dışkılama

Ateş: Makatta şiddetli ağrıyla beraber bölgesel sıcaklık, vücut ısı artışı

Daha önce geçirilen fissür, hemoroid gibi makat hastalıklarına bağlı olarak makatta cilt pilileri ve kötü, estetik olmayan  görüntü.

Proktoloji Muayenesi Nasıl Yapılır?

Anal Muayene: Anal bölge hastalıklarında tanı koymada en önemli yöntem anal muayenedir.  Muayenede önce gözle anal bölge değerlendirilir. Sonra hastaların çok korktuğu ama bizim için çok değerli olan rektal tuşe yani parmakla muayene yapılır.

Anoskopi: Pek çok yerde ihmal edilir. Muayene ile aynı anda tuşeden sonra yapılabilir. Uzun süre almaz. 10 cm. kadar bir cihazla içeri görülebilir. Bizim anal muayenemizde rektal tuşe gibi rutinimize girmiştir. 

Anal böldge hastalıklarının çok büyük bir kısmı(% 80-90) Bu üç muayene ile teşhis edilebilir.

Rektoskopi, rektosigmoidoskopi, kolonoskopi,

Anal manometri,

Anal defekografi,

Endo-anal ultrasonografi,

 Ano-rektal elektromyografi,

Kolon transit zamanı grafisi,

Dinamik batın MR,

Kanser tespit edilmişse PET CT.

Proktolojik Hastalıklarda Uygulanan Tedaviler Nelerdir?

Anal bölge sağlık açısından çok işlevsel ve hassas bir bölgedir.  Komplikasyonları sıkıntılıdır. Bu nedenle bu tedavileri deneyimli kişiler yapmalıdır. Bazı tedaviler teknik cihazlar da gerektirir.

Bazı müdahalelerden sonra  uzun nekahat dönemi  ve ağrılı bir süreç vardır. Yapılacak tedaviyi seçerken, hastayı mümkün olduğunca kısa sürede sosyal hayatına döndürecek, ağrısı en az olacak, uzun süre hastanede yatmayacak hatta mümkünse lokal anestezi ile hastaneye hiç yatmayacak, komplikasyonları ve tekrarlaması en az olacak yöntemler seçilmeli.

Lastik bant ligasyonu (RBL)

İnfrared Koagülasyon (IRC)

Botoks uygulamaları 

Skleroterapi

Lazer tedavisi

Radyofrekans tedavisi

Kristalize fenol uygulamaları

THD/HAL ameliyatları (hemoroidal arterin ligasyonu) 

Stapler (PPH / Longo) yöntemi

VAAFT (video-asisted anal fistula teratment) yöntemi 

Permacol/doku yapıştırıcısı

Anal tıkaç/plug 

Klasik cerrahi 

Nöromodülasyon tedavisi  

Neden Proktoloji Uzmanı Seçmelisiniz?

Çok daha fazla hasta gördüklerinden, teşhis ve tedavide başarı oranları yüksektir. Daha deneyimlidirler. Aynı hastalıktan 100 ameliyat yapanla 10 farklı hastalıktan 10 ar hasta ameliyat edenin el becerisi aynı değildir. Zaten branşlaşma bu sebeple olmaktadır.

Pek çok genel cerrahi uzmanı proktolojik hastalıklarla ilgilenmek istemez, tedavi şekillerini ve sürecini sevmez. Tabii bunun pek çok sebebi vardır. Proktolojik hastalıkların çoğunluğu iyi huylu olsa bile yani kanser olmasa bile zor tedavi edilebilen, tekrarlayabilen, tedavi sürecini hastaların zor atlattığı, ameliyatlarının komplikasyonu fazla hastalıklardır.

1- Bağırsağın son kısmı olduğundan dışkının devamlı geçmesi zorunda olduğu bir bölgedir. Yani kirli bir alandır, enfeksiyona açıktır. Yaptığınız tedavi sonrasında ‘sen dışkı yapma ‘ demek gibi bir şansımız yoktur. Enfeksiyon ve sert – sulu dışkı geçişine bağlı tahrişten dolayı geç iyileşme görülebilir. .

2- Anal bölgenin özel bir anotomisi vardır. Kanlanması ve sinir ağları çok fazladır. Bu bölgedeki hastalıklarda ve tedavi sonrasında ağrı ve kanama fazladır. Özellikle anal fissür, tromboze hemoroid, anal apse gibi durumlarda şiddetli ağrıdan dolayı hastalar acil çözüm ve yardım isterler. Bu durum hastayı tedirgin ettiği gibi doktorun da ayrı ilgisini gerektirir.

3- Anüs etrafında önemli kaslar vardır. Bir tanesi (puborektal kas) dışkılarken bağırsak boşaltılmasına yardımcı olur. Fazla kasılması (anismus) durumunu bilmezsek ağrıya da, dışkılama zorluğuna da çare olamayız. Bir tanesi (eksternal sfinkter kas) dışkı ve gazın çıkarılmasında kasıp gevşer. Bir tanesi fissür de spazma uğrar, şiddetli ağrı yapar. Tüm bu kasların işleyişi, görevleri ve hastalıkları iyi bilinmelidir. Tedavide bu bilgiler yardımcı olacaktır. Makat ameliyatlarında örneğin anal fissür veya fistülde bu kaslarda olan bir zarar gaz ve dışkı kaçırılmasına sebep olacak, bu durum da hastayı hayatının sonuna kadar rahatsız edecektir.

4- Anal bölgede yapılan ameliyatlar sonrasında oluşan nedbe dokusu vücudun diğer bölgelerine göre daha fazla sıkıntı yaratabilir. Örneğin hemoroid ameliyatlarından sonra oluşan nedbe dokusu makat darlığına sebep olabilir. Makat darlığı hastanın neredeyse hayatını karartacak bir durumdur. Bu komplikasyonlar bilinerek müdahale edilirse o ince ayar uygulanmaya çalışılır. Tekrar tekrar müdahalelerden kaçınılır. Maalesef ki bir kaç kez, hemoroid tekrarladıkça ameliyat edildiğinden dolayı bize gelen, makatında darlık olan hastalarla karşılaşıyoruz. Makat darlığıyla yaşamak inanın hemoroidle yaşamaktan daha zordur.

5- Teşhis ve tedavi aşaması için zaman ayırmak gerekir. Anoskop gibi bazı cihazların elinizin altında olması gerekir.  Meslektaşlarımı suçlamıyorum, tamamen koşullardan dolayı, bir hastaneye makat hastalıklarıyla ilgili şikayetle gittiğinizde pek çok genel cerrahi uzmanı ilgilenmek istemez. Daha ileri merkezlere göndermek ister. Ya da ameliyatlarınızı (gerekiyorsa) ertelemeye çalışır.

Özellikle devlet hastanelerinde zaman azlığından ve her çeşit ameliyatları yapmak zorunda olduklarından gerektiği kadar önem veremezler. Ben de 30 yıl çalıştığım devlet hastanesinden biliyorum. Teşhis aşamasında uzun vakit ayıramazsınız, hastayı tam olarak dinleyemezsiniz. Hepsinden önemlisi teşhiste şu anda çok işe yarayan, hemen muayene sırasında yapabildiğimiz anoskopunuz yoktur. İçeriyi, kanayan yeri görebilmek için gereksiz yere rektosigmoidoskopi ya da kolonoskopi istersiniz, aylar sonraya gün verebilirsiniz.

Teşhisi koyduktan sonra tedavi vereceğinizde uzun uzun beslenme, dışkılama alışkanlığını nasıl değiştireceğini anlatamazsınız. İlaçların tarifini bile tam anlatamazsınız, çünkü kapıda bekleyen onlarca hasta, belki de kanser hastaları vardır. Tabii ayrıntılı bilgi veremeyince ilaçlar da bir işe yaramayacaktır. Ameliyat gerekirse sizden ameliyat günü bekleyen kanser hastaları varken fissür ya da kıl dönmesi için ameliyat günü vermek içinizi sızlatır.  

Proktolog; makat hastalıkları yanı sıra buna sebep oluşturacak ya da karışabilecek diğer organ ve sistemik hastalıkları da bilmek zorundadır:

Pek çok makat hastalığının sebebi olan kabızlık – ishal yapan durumlar bilinmelidir. Örneğin guatrın az çalıştığında kabızlık, fazla çalıştığında ishal olur. Dolayısıyla tiroid fonksiyonları bilinmelidir. Crohn, ülseratif kolit gibi ince ve kalın bağırsağın bazı hastalıklarında ishal olur. Bu tip enflamatuar bağırsak hastalıkları bilinmelidir. Beslenme yanlışlıkları kabızlık yapar, anal bölge hastalıklarına iyi gelecek beslenme tarzı iyi bilinmelidir. Kansızlıkta alınan demir ilacı, mide ülserinde alınan bazı ilaçlar, psikiyatrik ilaçlar, spazm çözücü ağrı kesiciler, sara ilaçları gibi başka hastalıkların tedavisinde kullanılacak ilaçların kabızlık yaparak makat hastalığına yol açtığı bilinmelidir.

Yoğun iş hayatı, stres, depresyon, şeker hastalığı, böbrek hastalıkları, paratiroid, hipofiz hastalıkları, parkinson, omurilik yaralanmaları, kurşun zehirlenmesi gibi durumlar kabızlık yaparak anal hastalıklara yol açar. Bu hastalıklar dahiliye, endokrinoloji, gastroenteroloji, nöroloji, psikiyatri gibi alanları ilgilendirse de proktolog da bir miktar ilgili yönleri bilmeli ve ilgili branşlara yönlendirebilmelidir.

Hamilelikte hormonal sebepler, karın içi basıncın artması, hareket ve beslenme tarzı gibi değişiklikler nedeniyle hemoroid, fissür oluşur. Dolayısıyla hamilelik süreci kadın doğum uzmanının işi olsa bile bazı ayrıntıları ve sonuçları proctolog da bilmelidir.

Karın içi sıvı basınç artışına sebep olan karaciğer sirozunun, böbrek hastalıklarının, karın içinde kitle oluşturan yumurtalık, karın zarı, karaciğer, kolon tümörlerinin hemoroid sebebi olabileceği akla gelmelidir.

Makattan kanama yapan anal bölge hastalıkları dışında tüm sindirim sistemi hastalıkları bilinmelidir. Örneğin siyah dışkılama çoğunlukla mide kanseri, ülserinden kaynaklanır. Makattan ve ağızdan bol kanama geldiğinde siroza bağlı yemek borusu varisinden gelebileceği akılda tutulmalıdır. 

Genç bir hastada tekrarlayan fistül olduğunda özellikle kanlı ishali de varsa crohn, ülseratif kolit gibi hastalıklar da araştırılmalıdır. Bu hastalıklar tedavi edilmeden fistül ameliyatı yapılırsa ameliyat başarısız olur. Hasta tekrar tekrar ameliyat olmak zorunda kalır. Makattan şikayeti olan bir hastada yalnızca makat hastalıkları düşünülmemeli, diğer bazı organların hastalıkları da akla gelmelidir. Vücut bir bütündür, hiç bir sistem diğerlerinden ayrı çalışmaz. Proktoloji de de yalnızca makat hastalıklarını bilmek yeterli olmaz.

Bu konu bilimsel olarak da bir çalışmayla kanıtlanmıştır. Dünya genelinde saygın bir dergi olan (The Diseases of the Colon & Rectum) 2010 yılında güzel bir çalışma gerçekleştirdi. Genel cerrahi ve farklı uzmanlık alanlarından 198 doktor yer aldı. Bu doktorlara: makat çatlağı, makat apsesi, fistül, kondilom, makat sarkması, iç hemoroid ve tromboze hemoroid gibi hastaların muayenesi yaptırıldı. Sonuçlara göre genel cerrahi dışındaki uzmanlık alanlarının doğru tanı koyma yüzdesi %50’de kaldı. Genel cerrahi uzmanları ile doğru tanı koyma başarısı olarak %70’de kaldı. Proktoloji yani asıl uzmanlık alanı bu hastalıkların teşhis ve tedavisi olan doktorlar ise %95 gibi doğru tanı koyarak başarılarını ortaya koydular.

REFERANSLAR

  1. Kothe, MJC ve Bartelsman, JFWM (1997). Proktoloji. Hepatogastroenterolojide Prosedürler’de (s. 261-278). Springer, Dordrecht.
  2. Baskan, S., Çakmak, A., Göksoy, E., Abbasoğlu, O., Çelebi, A. E., Güllüoğlu, B., … & Aktaş, H. (2009). Genel cerrahi uzmanlık eğitimine farklı bir bakış. Turkish Journal of Surgery/Ulusal Cerrahi Dergisi25(4).

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

WhatsApp Destek
İletişim Bilgileri